VATANDAŞIN 1 OYU SİZCE KAÇ KİLİT TAŞI EDER?

1 Kasım seçimlerine sayılı günler kala siyasiler seçim çalışmalarına hız verirken, partiler arasında ki rekabette artmaya devam ediyor. Süreç kapsamında her gün bir ilçeye giden ve seçmenlerle bir araya gelen CHP Denizli Milletvekili Adayı Kazım Arslan, iktidarın oy oranına göre hizmet götüreceği ilçe ve beldeleri seçtiğini iddia etti. Oyların düşük olduğu bölgelerde Ak Parti'li belediyenin hizmetleri aksattığını iddia eden Kazım Arslan, "Vatandaşın oyu sizce kaç kilit taşı eder" sorusunu sordu. Arslan ayrıca, iktidarın oy üzerinden vatandaşları hizmetsiz bıraktığını iddia ederek, "Ver oyu al döşenmiş yolu" anlayışı hakim olduğunu ve bu durumun tamamen vatandaşa hakaret niteliği taşıdığığını söyledi.

İşte Kazım Arslan'ın açıklamaları: "Denizli'deki AKP Belediyeleri, belediye işlerini yaparken,oy verenle vermeyeni ayrı tutarak,kimi yerlerde taşları döşerlerken,oy vermeyen köy ve kasabalara(mahallelere) taş vermedikleri gibi, bazılarına yalnız taş göndererek "döşemesi seçim sonrası vereceğiniz oylara göre yapılacak" diye baskı oluşturmaktadırlar. Belediyecilik halka hizmet için vardır. Başkan hangi partiden seçilirse seçilsin,o beldenin ve kentin, herkesin belediye ...başkanıdır. Bugün Denizlimiz'de ve birçok ilçemizde hizmet, ne yazik ki adeta seçim rüşveti ve kozuna dönüştürmüş durumdadır. İlçe ve mahallelerimizin önüne seçim öncesinde yığılan ama uzun süredir doşenmesi beklenen kilit taşları seçmene bir tarafsız hizmetten çok siyasi malzemeye dönüşmüştür. Tüm muhtarlarımızın ve vatandaşlarımızın bildiği gibi,belediye ve devlet kaynaklarının parti çıkarı uğruna kullanılmasını gösteren yığın halindeki bu taşlardır.Bu taşlar ne zaman döşenecektir?

Bazı yerlerde yolların döşemesi yapılmadan hanehalkının bahçesinin ve evinin önünün taş döşenmiş olduğunu görüyoruz.Şimdi bunu yapanlara soruyorum,bu nasıl bir belediyecilik anlayışıdır? Bu anlayış ne zamana kadar devam edecektir ?

Taş deyip geçmeyiniz... Denizlimizi ilçe ilçe,mahalle mahalle geziyorum. Altyapı çalışmalarını yerinde görüyor ve talepleri takip ediyorum. Bunların bile belirli bir plan dahilinde gerçekleştirilmediğini,her köşede,yerde ve afişlerde reklamın yapıldığını,yapılan işlerden çok reklamın daha fazla yapıldığını görüyorum. Taş yığılı olan her mahallemizde aynı tepkiyle ve kaygılı sorularla karşılaşıyorum. Soruyorum: "Mahalle önlerine bırakılan bu taşlar neden ısrarla döşenmiyor,neden ısrarla seçim dönemlerinde taş yığılıyor? Bu taşların döşenmesi neden o mahalledeki seçim sandık sonuçlarına bağlı kalıyor? Vatandaşın 1 oyu sizce kaç tane kilit taş ediyor? "Ver oyu al döşenmis yolu" anlayışı secmene hakarettir. Sandığa bozuk yoldan giden seçmenin karşısına serilen kilit taş yığınını açıkça bir gözdağı olarak görüyorum. Depoda duracak ve zamanı geldiğinde döşenecek taşı mahalle girişine yığıp da aylarca döşememek, ucuz siyasetin ürünüdür. "Bana oyunu verirsen taşın döşenir. Aksi bir sonuç sandıktan çıkacak olursa kilit taşlar size yol değil dağ olur,önünüzde yığılır" yaklaşımı ilkel bir yaklaşımdır. "Kilit taşınızı döşemeyiz,ancak karşıdan seyredersiniz" demeye getiren, belediyecilik hizmetinin verilip verilmeyeceğini genel seçim sonuçlarına bağlayan bu anlayış, kentlimize ve mahallelimize yapılan açık hakarettir. Böylesi bir belediyecilik anlayışını kınıyorum. CHP'nin belediyecilik anlayışında hizmet gecikmeyecek, oy yoğunluğuna göre değil, ihtiyaca uygun hizmet dağıtılacaktır. Verilecek hizmet,genel seçimlerdeki "sandık şantajı"na dönüştürülmeyecektir. Çünkü belediyeler halkın belediyesidir,herkesin belediyesidir,eşit hizmet vermek mecburiyetindedir."