Denizli'nin Tophane'si

Nargile nedir, nasıl içilmelidir, raconu var mı, yanında ne gider?

  Nargile nedir, nasıl içilmelidir, raconu var mı, yanında ne gider? Tüm bu soruların cevabını sizler için Denizli'nin Tophanesi sayılan, kendine has tarzı, müdavimleriyle bilinen Sebze Hali sokaktaki Mısırlı Nargile'ye giderek müdavimlere sorduk. Her yaştan birbirinden renkli kişiliklerin hemen hemen her gün ziyaret ettiği bir mekan. Adından da anlaşılacağı gibi oraya sadece Nargileye gidilir. Sürekli müdavimiyseniz sizin adınızın yazdığı  birde marpucunuz oluyor.  Müdavimlerden olan Müdür lakaplı aynı zamanda Türkiye'nin kayıtlara geçmiş en genç ilk emeklisi olan kişi söze şöyle başlıyor.   ''Sigarayı bırakalı uzun zaman oldu ama .Ama nerede o tömbeki tütünüyle sarılanlar? Şimdikiler nazenin nargilesi, diyordum ki burayı keşfettim. Her gün gelip güzel bir tömbeki sardırıp içerim. Diğerlerine nargile demem zaten. Şimdi bu sağlığa zararsızdır diyemem ama o kamu spotlarında abartıldığı gibi bir şey yok ortada. Araplar ülkeye gelince haliyle Arap dediğimiz nargilede geldi girdi hayatımıza. Elmalısı, portakallısı uzar gider bu çeşitler. Ama onlar tömbekiden daha zararlı, bir kere Tömbeki Türk işidir kültürümüzde Osmanlı'dan bu yana var olan tek çeşit budur. Ben nargilemin yanında sadece çay içerim, kimisi kahve içer kimisi soda bu zevk işidir. Ama nargilemi sadece burada içerim'' diyerek sözlerini bitiriyor.  Yine müdavimlerden olan Hacı Amca günlük nargilesi için gelmişken bizlerin sohbetine dahil olarak '' Bak evladım bu nargile için ne gereklidir biliyor musun?  Maşa, meşe, köşe, Ayşe. Bu dördü yoksa nargile içilmez. Maşayla meşeyi tutarsın, köşede Ayşe ile sohbet edersin, yoksa bu bitesiye kadar sohbet muhabbet olmazsa canın sıkılır keyif almazsın. Ayşe deyince bildiğimiz kadın gelmesin aklına. Meşeyi verene sohbet edilene Ayşe denir bu kültürde. Bunun yanında başka raconu da vardır. Mesela benim közümden eğilip sigara yakarsan seninle papaz oluruz. Ha son çare  benim közümse ben maşamla kaldırır tutarım sana öyle yakarsın. Ben zamanında  İstanbul'un en bilindik yerlerinde oturur günde en az beş sarım tömbeki içerdim. Şimdi yaşladık tabi anca bir tömbeki içebiliyorum. Burayı'da bu yüzden seviyorum. İstanbul'da ki nargile içtiğim o nostaljik yerlere benziyor'' dedi  Yaptığımız sohbetin ardından  işletme sahibi  beyle konuştuk. Kendisi ''Benim bir şey anlatmama gerek yok, zaten mekanın ve nargilenin müdavimlerini dinlediniz. Onlar bizden daha iyi bilir bu işleri.  Ama bende onlarla aynı fikirdeyim. Tömbeki hem Arap' dan daha sağlıklıdır hemde kültürümüzde varolandır. Ama sonuçta kişinin kendi zevki ve seçimidir diye bizde elimizden geldiğince her çeşitten bulundurmaya çalışıyoruz'' dedi.  Nargile kültürü umarız seri köz getir tayfasının elinde heba olmaz ve aslına yakışır şekilde asırlarca sürer gider.